Ulusal Birlik Partisi Girne Milletvekili Hasan Küçük, Kanal T ekranlarında katıldığı canlı yayında hem bölgesel gelişmelere hem de Kıbrıs meselesine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Küçük, Gazze’de varılan ateşkesi memnuniyetle karşıladığını ifade ederken, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın barış diplomasisine verdiği katkıyı özel olarak vurguladı.
Milletvekili Küçük, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sadece Türkiye için değil, bölge halkları ve küresel barış adına yürüttüğü diplomatik çabaların altını çizerek şunları söyledi:
“Bugün, Gazze’de varılan barışı büyük bir memnuniyetle selamlıyorum. Bu süreçte, dünya barışına sunduğu kıymetli katkılar nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Barış, sadece bir coğrafyada değil, tüm insanlık için umut demektir.”
Küçük, Erdoğan’ın Filistin meselesinde gösterdiği kararlı duruşun, mazlum halklar için bir güvence olduğunu belirtti.
Konuşmasının devamında İsrail yönetiminin Kıbrıs üzerindeki etkisine dikkat çeken Küçük, özellikle Başbakan Benjamin Netanyahu’nun bölgesel politikalarının Kıbrıs’ın güvenliğini tehdit ettiğini şu sözlerle ifade etti:
“Ne yazık ki, barışın gölgesinde yeni tehditler beliriyor. Kana susamış İsrail yönetimi gözlerini Kıbrıs’a dikmiş durumda. Netanyahu’nun bölgesel emelleri, Kıbrıs’ın huzurunu ve güvenliğini tehdit ediyor.”
Küçük, İsrail’in Doğu Akdeniz’deki enerji politikaları ve askeri varlığının, Kıbrıs Türk Halkı’nın güvenliğini doğrudan etkilediğini vurguladı.
Küçük, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in dış etkilere açık ve bağımsızlıktan uzak bir yönetim sergilediğini belirterek sert eleştirilerde bulundu:
“Üstelik bu tehdit, basiretsiz Hristodulidis yönetimi üzerinden adanın siyasi iradesini esir almış durumda. Bu noktada sormak gerekir: Biz kiminle müzakere edeceğiz? Rum tarafıyla mı, yoksa Hristodulidis’in iplerini elinde tutan perde arkasındaki Netanyahu ile mi?”
Küçük, Rum tarafının gerçek bir muhatap olmaktan uzaklaştığını ve dış güçlerin etkisiyle hareket ettiğini ifade etti.
Kıbrıs meselesine dair çözüm önerilerini de paylaşan Küçük, federasyon modelinin artık geçerliliğini yitirdiğini ve iki devletli çözümün tek gerçekçi yol olduğunu şu sözlerle belirtti:
“Artık gerçeklerle yüzleşme zamanı. Federasyon hayali, Rum tarafının uzlaşmaz tutumu sona ermiştir. Kıbrıs Türk Halkı, kendi kaderini tayin etme hakkına sahiptir.”
Son olarak, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a olan desteğini açıkça dile getiren Küçük, egemen eşitlik temelinde bir çözümün kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Küçük, “Bu süreçte desteğimiz nettir: Kıbrıs Türk Halkı’nın iradesini temsil eden Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın yanındayız. Egemen eşitlik temelinde, iki devletli çözümden başka bir yol kalmamıştır. Kıbrıs Türkü, barış ve özgürlük içinde yaşama hakkını sonuna kadar savunacaktır” dedi.