Prof Dr. Camgöz "Asitli yiyecek ve içeceklerden uzuk durun ve D vitamini alın"

SAĞLIK

Dünyanın sayılı kanser araştırma merkezlerinden Londra Imperial College Kanser Araştırma Merkezi ve aynı zamanda Kanser Araştırma Vakfı (KAV) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Camgöz “Pınar Gözek ile Günaydın Kıbrıs” programına katılarak ülkemizde Pandemi süreci ile Kanser hastalığının gelişimi ve tedavisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Prof. Dr. Camgöz koronavirüs aşılarının her ilaç gibi yan etkilerinin olabileceğini, bu yan etkilerin henüz tam olarak bilinmediğine dikkat çekerek, “aşıların yan etkisi olabilir ancak kullanmama riskiyle kıyaslandığında önemsiz kalırlar, o yüzden aşılar hastalara verilir” dedi.

Camgöz, ülkemizdeki kanser oranları ile ilgili olarak, “Kıbrıs’ta büyük bir kanser problemi yoktur. Biz ve başkaları birbirinden bağımsız birkaç çalışmada KKTC’deki kanser sıklığının Avrupa’nın geri kalanı ile benzer olduğunu gösterdik” ifadelerini kullandı.

Camgöz sözlerine şöyle devam etti: “Önemli olan kanseri mümkün olduğunca erken tanımak ve de klinik ve tamamlayıcı Çin tıbbı ile onunla başa çıkmaktır. İyi haber şudur ki epigenetik, beslenme ve yaşam şekline karşı tepki vererek herhangi bir bozuk gen anlatımını normalleştirir. Bu, bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Dolayısıyla, tamamlayıcı tıp önemlidir ve klinik onkoloji ile birlikte en iyi sonuç için kanserin ‘entegre’ yöntemini sağlar”.dedi.

Camgöz, Kök hücrelerin değişme ve başka bir hücreye dönüşme özelliğine sahip olduğunun altını çizerek, “Bu çoğu zaman gelişimin erken safhalarında gerçekleşir. Örneğin yumurta ve spermden vücudun tüm hücrelerini, sinir, kas, sindirim sistemi vb. oluşturabiliriz. Kanser hücrelerinde de kök hücre benzerlikleri vardır. Bu da karakterlerinin ani bir şekilde değişebileceği anlamına gelir. Bir terapiye karşı tepki sırasında da bu olur. Dolayısıyla, birçok kanser ilacı ilk başta işe yarasa da tedaviye karşı resistansa sıklıkla rastlanır. Bu nedenle hastalık gidişatını takip etmek çok önemlidir ve en iyi/en uzun süreli etkili tedaviyi elde etmek için gerekli düzenlemeleri yapmak gereklidir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Camgöz, KKTC’de yapılan toprak analizlerinde bazı bölgelerde “arsenik” ve“kadmiyum” oranının sağlığa önemli ölçüde zarar verecek düzeyde olduğunu belirtti. Bu bağlamda, ülkedeki “kadmiyum” oranının azaltılması için bilimsel çalışmaları da sürdürdüklerini açıkladı.

Prof. Dr. Camgöz, kronik hastalarda olduğu gibi kanserin de üstesinden diyet ve yaşam tarzına dikkat edilmesiyle gelinebileceğini söyledi. Özellikle tükettiğimiz ürünlerin yiyecek ve içeceklerin asit derecesine dikkat etmemiz gerektiğini, bu doğrultuda asitli yiyecek ve içeceklerden, sigara ve alkolden uzak durulması gerektiğini ifade ederek D vitamini almanın kanser açısından koruyucu bir mekanizma oluşturduğuna değindi. Camgöz, bu önerileri herkesin mümkün mertebe hayata geçirmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Camgöz, belli prensipler öncülüğünde ve doğru destek sayesinde kanserle daha güvenli ve etkili bir şekilde savaşılabileceğini de vurguladı.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.