Usta gazeteci Dilek Kırıcı sosyal medya hesabından ülkede yaşanan pahalılığa isyan etti.
Kalem kalem ürünlerin fiyatlarını paylaşan Kırıcı, “İş yapın artık didişmeyin yahu!” dedi.
Market kasalarında parası yetmeyip aldıklarını bırakan insanlar olduk.
Bu pahallılığı hayat pahallılığı ile kapatamayacaksınız.
Çarşıyı ucuzlatın!
Bu sizin göreviniz.
Bir kilo kıyma 170tl idi bu hafta 200tl olma ihtimali var. Hayvancılar canlı etin fiyatını yine artırdı.
Domatesin mevsimi geldi ama kilosu 30 tl.
Mutfağın olmazsa olmazı patatesin kilosu 25 tl
Kapya biberin kilosu 50 tl
Bunlar pazar fiyatı market fiyatıda değil.
3 litre sıvı deterjan 80 tl
2 litre ayçiçek yağ 130tl
Bir kutu süt 20 tl
300 gr penir 50 tl
Kooperatifin bir kilo yoğurdu 50 tl
7-8 ay önce 600tl ye dolan arabanın benzini bugün 1,500 tl ye doluyor.
Mağusadan, Lefkeden hergün işine gelen insanların durumunu soran var mı?
Bir Girneye hava almaya giderdik. Yaz geldi denize giderdik gitmeyelim mi?
Ben hayatımda böyle pahallılık görmedim arkadaşlar!
Aklınız başınızda mı sizin? Ne yaptığınızın ya da yapamadığınızın farkında mısınız?
Fırsatçı ithalatçılar ile fırsatçı marketçilerin keyfine mi bıraktınız halkı!
Kar marjlarını, kendilerini korumak için herşeyi dört katı yaptılar.
Peki, bizi kim koruyacak!
Vatandaşı kim koruyacak!
Devlet kendi harçlarını yükseltme kararı almış!
Emeklilerin maaşlarında vergi oyunlarıyla kesintiye gidecekmiş!
Günah artık günah! Allah’tan da mı korkmuyorsunuz?
Biz sosyal devlet olamadık.
Her emekli sağlık giderlerini o emekli maaşından karşılıyor.
Evinde kadın tutup kendi bakımını karşılayabilsin diye parasını yaşam standartına harcamak zorunda yaşlılarımız. Ülkemizin huzur evi yok, bakım evi yok. Olanların manzarasına hepimiz daha yeni şahit olduk.
Maaşlı insanların ve emeklilerimizin geçimlerini kolaylaştırın, bir çare üretin.
Filler kavga eder çimler ezilir!
Bu ne!
Bu basit, basiretsiz kavgalarınız egolarınız, iş yapmazlığınız tüketti bizi.
Bu halkı ne hallere düşürdünüz.
Bir tarafta nerden kazandığı belli olmayan döviz bürolarında, bankalarda 500 euroluk bankotları çantalara, büyük zarflara, poşetlere sığdıramayan gençleri görüyorum, diğer tarafta maaşından avans çekip 500tl ile 1000tl ile ayı tamamlamaya çalışan insanları görüyorum.
Bu gençler çantalar dolusu 500 euroluk bankotları hangi işin karşılığı kazandılar acaba?
Soran var mı?
Merak eden var mı?
Bu nasıl bir başıboşluktur Allah aşkına olsun!
Tepemizdeki siyasiler(!) sizi sağduyuya çağırıyorum.
Aklınızı başınıza devşirin.
Oturduğunuz koltuk sizin değil.
Sizi oralara taşıyan halkın hizmetkarı olduğunuzu unuttunuz bunu görüyoruz.
Kendinize gelin.
Halkın alım gücünü artırıcı önlemleri kafa kafaya verin ve gerçekleştirin.
Emeklilerin haklarını tırpanlama hayalini bile kurmayın!
Adaya Türkiye’den gelen gıda, temizlik ve konfeksiyon ürünlerindeki vergilerinizi almayın.
İnsanımızın ucuz alış veriş yapmasının kolaylıklarını hayata geçirin.
Market kasalarında aldıklarını ödeyemeyecek duruma gelen insanlar yaptınız bizi!
Ayıptır günahtır.
İş yapın artık didişmeyin yahu!
