Petrol fiyatları, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmeye yönelik ABD öncülüğündeki diplomatik girişimlerden somut bir sonuç çıkmamasının ardından Asya seansında toparlandı. Ancak 2026 yılına ilişkin kalıcı arz fazlası endişeleri, yükselişi sınırladı.

Türkiye saatiyle 06.02 itibarıyla, Şubat vadeli Brent petrol vadeli işlemleri yüzde 0,9 artışla varil başına 61,19 dolara yükselirken, Batı Teksas Petrolü (WTI) de yüzde 0,9 artarak 57,27 dolardan işlem gördü.

Her iki kontrat da cuma günü yüzde 2,5’in üzerinde değer kaybederek hafta başındaki kazanımların büyük bölümünü silmişti.

Piyasa duyarlılığı, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy ile çatışmayı sona erdirecek bir anlaşmaya “çok yakın, hatta belki de çok çok yakın” olduklarını söylemesinin ardından dalgalanmıştı. Ancak her iki lider de en kritik ve tartışmalı başlıkların henüz çözüme kavuşmadığını kabul etti.

Somut bir ilerleme sağlanamaması, pazartesi günü petrol fiyatlarının istikrar kazanmasına katkı sağladı. Piyasa oyuncuları, hızlı bir barış anlaşması ihtimalinin zayıfladığını ve yaptırımlara tabi Rus petrol arzının kısa vadede piyasaya güçlü bir şekilde geri dönmesinin belirsizliğini koruduğunu değerlendirdi.

Analistler, güvenilir bir barış anlaşmasının Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bu yana fiyatlara yansıyan jeopolitik risk primini azaltarak, orta vadede petrol fiyatları üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturabileceğine dikkat çekiyor.

Öte yandan, bu etki küresel arz fazlası endişeleri ile dengeleniyor. Büyük tahmin kuruluşları ve piyasa analistleri, OPEC dışı üreticilerden gelen artan üretim ile talep büyümesindeki yavaşlama nedeniyle 2026 yılında küresel petrol arzının talebi aşabileceği uyarısında bulunuyor.

Petrol fiyatlarına destek veren bir diğer unsur ise ABD–Venezuela hattındaki gerilim oldu. Washington yönetimi, OPEC üyesi Venezuela’dan yapılan ham petrol ihracatını sınırlamak amacıyla, sevkiyatlar ve alıcıları hedef alan yeni önlemlerle baskıyı artırdı.