Projenin finansmanı büyük ölçüde Avrupa Birliği fonları ve kredileriyle sağlandı. Yunanistan’ın şebeke operatörü, hattın enerji çeşitlendirme çabalarına katkı sağlayacağını ve Avrupa’nın Rusya’ya bağımlılığını azaltmayı hedeflediğini belirtti. Özellikle Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası Avrupa’da enerji güvenliği öncelikli gündem haline gelmişti.
FOSİL YAKITI BIRAKMALARINI MÜMKÜN KILACAK
“Büyük Deniz Ara Bağlantısı” (Great Sea Interconnector) adı verilen bu proje, Girit’in fosil yakıta dayalı enerji üretimini bırakıp yenilenebilir kaynaklara geçmesini de mümkün kılacak. Enerji Bakanı Stavros Papastavrou, Girit’in ülkenin enerji dönüşümünde merkezi bir konuma yerleştiğini vurgulayarak, Doğu Akdeniz’de entegre bir elektrik bağlantı ağı geliştirdiklerini ifade etti.
Ancak projenin daha geniş ölçekli aşamaları çeşitli zorluklarla karşı karşıya. Özellikle finansal anlaşmazlıklar ve Yunanistan ile Türkiye arasında süregelen deniz yetki alanı ihtilafları süreci karmaşık hale getiriyor. Atina yönetimi, 10 yıl içerisinde hattı Kıbrıs ve İsrail’e kadar uzatmayı hedefliyor.
BİN 200 METER DERİNLİĞE YERLEŞTİRİLDİ
Girit’e döşenen deniz altı kabloları, yaklaşık bin 200 metre derinliğe yerleştirildi ve bin megavatlık enerji kapasitesine sahip. Bu kapasite, adanın enerji arz güvenliğini artırırken aynı zamanda yenilenebilir enerji entegrasyonunu kolaylaştıracak.
Hattın tamamlanması, Avrupa enerji ağında önemli bir kilometre taşı olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, projenin başarıyla yürütülmesinin, bölgedeki diğer enerji projelerine de hız kazandırabileceğini belirtiyor.B